SPOR

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Usta kalemler Galatasaray-Kayserispor maçını değerlendirdi

Spor yazarları, Galatasaray'ın Kayserispor'u 4-1 mağlup ettiği Spor Toto Süper Lig mücadelesini değerlendirdi. Galatasaray'ın iştahlı ve tempolu oyununa vurgu yapan usta kalemler, buna rağmen Igor Tudor'un henüz kendisini kanıtlayamadığını ve soru işaretleri oluşturduğunu belirttiler.

Spor Toto Süper Lig'in ilk haftasının kapanış maçında Kayserispor'u 4-1 mağlup eden Galatasaray'ı değerlendiren spor yazarları sarı-kırmızılı takım hakkında övgü dolu sözler söylemesine karşın, teknik direktör Igor Tudor'un güven vermediğinin altını çizdiler. Galatasaray'ın tempolu oyununa vurgu yapan usta kalemler, ruh olarak da ciddi bir ilerleme kaydedildiğinin altını çizdiler.

İşte yazarların görüşleri;

BEKLEMEK HAKKIMIZ (HAKAN ÜNSAL)

Ligin başı da olsa Gomis’in gol atmasını, Belhanda’nın asist yapmasını, Feghouli ve Rodrigues’in iyi ortalar yapmasını, Fernando’nun orta sahayı toparlamasını, Ndiaye’nin oyunu hızlandırmasını, Maicon’nun defansa liderlik yapmasını beklemek da hakkımız.

İlk yarıdan kalan, Ndiaye’nin çılgınlar gibi saldırması, Rodrigues’in, müthiş iştahı, Mariano’nun akıllı oyunu, Belhanda’nın klas golü ve Gomis’in “Sonunda beklenen forvet bulundu” dedirtmesiydi. Takımın fizik kalitesi, ilk yarıdaki tempo ve iştaha rağmen ikinci yarıyı görünce iyi seviyelere gelmiş. Gomis’in attığı gollerden daha önemlisi pozisyonunda yaptığı iyi işlerdi. Drogba’dan sonra 1. sınıf bir forveti oldu Galatasaray’ın.

“Eksik ne” derseniz, sol bek eksiği çok net belli oluyor. Hele böyle oynayan bir takımda sol kenar iyice sırıtıyor. Takımda işi en zor olan Fernando. Çünkü bu taraftar Felipe Melo’yu gördü ve çıta orada duruyor. Fernando bundan daha iyisini vermek zorunda, yoksa beğenilmeyecektir.

Ligin ilk maçının bu denli memnun edici geçmesinin kısa vadede sonuçları olacak. 1- Terim ismi rafa kaldırılır. 2- Selçuk’un işi çok zor olur. 3- Tudor’un kredisi artar. 4- Tribünlerdeki “Yönetim istifa” sesleri kısılır.

DERİN BİR UYKU (AHMET ÇAKAR)

Kim ne derse desin, dün gece başta Dursun Özbek olmak üzere tüm Galatasaraylılar çok derin bir uyku çekmişlerdir. Dün geceki oyuncu kalitesi, performans ve istek, uzun yıllardır özellikle de son iki yıldır görmediğimiz cinsten. Öncelikle şunu söyleyeyim. 4-5 oyuncu iyi ki bizi transfer etmişsiniz dercesine oynuyorlar.

Bunların başında Ndiaye ve Fernando geliyor. Çok ısırgan, çok mücadele eden, rakibe iyi basan orta saha görünümündeler. Sonra Belhanda... Araya top atma, oyunu yönlendirme konusunda çok başarılı. Sağ bekte Mariano 40 yıllık Galatasaraylı gibi. Özellikle ofansif yanı defansif yönünden daha iyi. Galatasaray'da olaya tek tek bakmamak lazım. Bütün takım birbirine adapte olma yolunda çok aşama kaydetmiş.

Belki oyuncular onun sert idmanlarından yılmış durumdalar. Belki büyük sempatileri de yok ama dün geceki maç gösterdi ki dizginler Tudor'a geçmiş durumda. Geçen yıl Galatasaray, iyi değildi. Östersunds maçları taraftarda büyük yıkım ve hayal kırıklığı yarattı. Fakat dün geceki karşılaşma belki de sadece bir 90 dakika güneş gibi parlayan bir maç oldu.

Galatasaray için şampiyonluğu son maça kadar kovalayacağı anlamını taşıyor. Bir maçta güzel şeyler yazmak doğru mu değil mi bilmiyorum. Ama Gomis bile dün gece attığı goller ve yaptığı müthiş asistle "Ben de Galatasaray'ın en iyilerinden biriyim ve gol krallığı için en önemli adayların başında geliyorum" diyiverdi.

RUH GERİ GELMİŞ (OSMAN ŞENHER)

Galatasaray yıllardır sıkıntı çekiyor. Futbolcuya dayalı düzen, koşup mücadele etmeyen oyuncular ve sonunda büyük operasyon yapıldı. Çok büyük ahlaklı, kaliteli futbolcular transfer edildi. Kayserispor karşısında seyrettiğim Galatasaray’a hem kalite hem de yeni ruh gelmiş. Sahada koşmayan futbolcu yok. Bu kadar üst seviyedeki yıldızları böyle mücadele ettiren teknik direktör Tudor’u da kutlamak lazım.

Belhanda’ya yapılmayan hakaret, eleştiri kalmadı. Adam hakikaten çok iyi futbolcu. Fernando resmen bir orkestra şefi. Rakibin orta sahasını bozuyor ve öyle ince paslar atıyor ki taraftar kendinden geçiyor. Gomis harika bir golcü, çılgın. O topu önüne alışı, daha sonra gol vuruşu anlatılacak gibi değil. Golden sonraki panter sevinci tribünleri koparmaya zaten yetti.

Sağ bek Mariano... Yıllar sonra gerçek anlamda sarı-kırmızılıların bir sağ beki oldu. Hem defansif hem ofansif olarak hatasız oynuyor. Ndiaye ise resmen atom karınca. Olağanüstü mücadele, bir de buna tekniğini koyunca resital gibi bir şey oluyor. Tolga Ciğerci’ye defansın üzerinden öyle bir aşırtma pas verdi ki, ben böyle bir asisti son senelerde Avrupa’da bile görmedim. Çılgın bir takım olmuş Cim Bom.

Dün gece bir ara inanın sahada şaşırdım, ‘Chelsea’yi mi seyrediyorum’ dedim. Sonuçta iyi transferler, ahlaklı futbolcular Galatasaray’ın bütün havasını değiştirmişler. Türkiye’de kıran kırana bir şampiyonluk yarışı seyredeceğiz. Kayseri’ye gelince... Kesinlikle kötü bir takım değil. İyi mücadele ettiler. Fakat karşılarında agresif, çok koşan, sert bir rakip vardı. Bundan daha fazlasını yapamazlardı. Cim Bom bu kadrosuyla ve görüntüsüyle rahatlıkla ‘Türkiye üstü bir takım oldu’ diyebiliriz.

HEYECAN VERİYOR (LEVENT TÜZEMEN)

Yıldızlarla maç kazanırsın, takım olursan şampiyonluğu kazanırsın.. Galatasaray'ın yabancı transferleri izleyenlere gerçekten "Heyecan" veriyor.. Bu heyecanın önce sonuca sonra da keyfe dönüşmesi için Galatasaray'ın "Takım ruhu"nu yakalaması gerekir.

Tudor da kadroyu tamamen yeni oyuncular üzerine kurmuş ve bütün sorumluluğu onlara yüklemiş. Şu andaki Tudor'un yıldızlara yönelik oyun anlayışı, "Top sizde, bildiğinizi yapın" şeklinde. Çünkü Galatasaray'ın belli bir oyun sistemi yok. Oyuncular da zaten kalitelerine ve kafalarına göre takılıyor.

Gomis'in gol öncesi topu rakipten kurtarması ve ardından köşeye sert vurması dört dörtlüktü. Ayrıca Belhanda'nın golünde Gomis'in indirdiği topun şiddetini doğru ayarlaması alkışlanmalı.. Galatasaray'a Feghouli'nin hatta Asamoah'ın katılacağını düşünürsek zaten Tudor'a gerek kalmayacak.

DAHA İYİSİ OLAMAZDI (EVREN TURHAN)

Galatasaray için herhalde bundan daha iyi bir sezon başlangıcı olamazdı. Özellikle Ndiaye ve Rodrigues ile fırtına gibi esti.

Onlara Fernando ve Belhanda da destek oldu. Tabi ki bunun neticesinde Rodrigues'in kişisel becerisi ile rakibini geçip yaptığı nefis ortaya Tolga sadece dokundu. 29. dakikaya kadar rakibine pozisyon vermeyen Galatasaray yine duran toptan yediği golle maç beraber oldu.

Daha sonra Belhanda ve Gomis sahneyi çıktı... Skoru 3-1'e getirdiler.. Fizik olarak da Galatasaray rakibine ilk yarıda büyük üstünlük kurdu. 2. yarıya da etkili başlayan Galatasaray maçın tek hakimiydi. Belhanda ve Gomis çok iyi anlaşıyorlar. Tolga göbeğe geçince çok daha etkili oynadı. Ndiaye her yere bastı. Yorulmak bilmedi. Mariano devamlı bindirdi. Feghouli de bu takıma girince tadından yenmez bu takım. Maicon ve Serdar Aziz de çok uyumluydular...

Galatasaray'ın dünkü müthiş başlangıcı öncesi genel bir endişemi belirtmek istiyorum. Ben takıma güveniyorum. Ama Tudor'a güvenmiyorum. Bunun da sebebi yapılan yıldız transferleri Tudor'un yönetecek kapasitesinin olmaması. Hırvat hocanın yeterli olup olmayacağını 3-4 hafta içinde daha net göreceğiz.

Yerel Seçim 2024


Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler