SPOR

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

İbrahim Akın: Allah onu da çocuklarıyla sınasın

Şike davasının kilit isimlerinden İbrahim Akın, yıllar süren suskunluğunu bozdu.

Fanatik'e konuşan Akın bazı kişilerin isimlerini vererek çok ağır ifadeler kullandı.

İşte o röportajın satır başları:

Çok kötü günler geçirdiğini biliyoruz. Belki erken bir soru olacak, ama soracağız. Yaşadıklarından dolayı futbola bakış açın değişti mi? Ne zaman bırakmayı düşünüyorsun? ‘Lanet olsun, bırakıyorum bu sektörü’ mü diyeceksin, yoksa ‘hayır kardeşim, ben buradayım, savaşacağım’ mı?

- Çok düşündüm bunları abi... Futbolu bırakmayı çok düşündüm. Futboldan tamamen uzaklaşmayı. Benim, şu an, bana verilen ceza yüzünden antrenör olabilme hakkım yok. Mahkeme devam ediyor. Bu sürecin ardından ‘beraat kararı’ çıkarsa, elbette antrenörlük yapmayı düşünüyorum. Çünkü benim yapacağım başka hiçbir şey yok. Çocukluğumdan beri futbolun içinde olduğum için, bundan sonra da sadece futbolda verimli olabilirim.

19 maçtaki şike de sana mı kaldı ?

- Görüntüye bakılırsa öyle... Bakıyorsunuz, başka ceza alan yok! Herkes futbol oynamaya, bu sektörün içinde aktif olarak görev yapmaya devam etti. Bir tek ben 2.5 sene ceza aldım. Her şey benim üstüme kaldı. Bu insanı üzüyor. Ben o kadar eminim ki kendimden... Kalben o kadar rahatım ki... Gönül rahatlığıyla söylüyorum ki; ben hiç bir maçta şike yapmadım. Küçük hatalarımız vardı, ama Allaha
Şükürler olsun ki, ben sahada emeğimin hakkını verdim. Herkesin içinde saklı olan bir şeyler vardır. Benim de var. Zamanı gelince, vakti gelince daha çok şey konuşacağım.

"VİCDANIM O KADAR RAHAT Kİ..."

Adı geçen maçlarda gol vuruşların da vardı, değil mi?

- Evet, o yüzden diyorum ya... Maçlarda hiçbir sıkıntı yok. O kadar rahatım ki vicdanen...

"MECNUN BAŞKAN ADAM GİBİ ADAMDIR"

Küçük hatalar dedin. Neydi onlar?

- Futbol sahasının içinde vicdanen çok rahatım. Bahsettiğim hatalar da saha dışında. Bir iki yerde hatam var. Şu anki aklım olsa, o konular için de gereken cevapları veririm. Söyleyemediğim çok şey var, içimde. Şimdilik bende kalsın, çünkü dava devam ediyor.

Bir futbolcu açısından maddi-manevi en önemli 2.5 yaşa denk geliyor bu süreç. Saha dışındaki kayıplarını biliyoruz, ama saha içindeki kayıplarını değerlendirir misin?

GALATASARAY İLE ANLAŞMIŞTIM

- En formda zamanımdı. Bu olaylar başıma gelmese nerede olurdum? Anlatayım... O dönem Fatih hoca (Terim) ile görüşmüştüm. Beni transfer etmek istiyordu. Tutuklanmadan önce de konuştuk, ‘geliyorum’ dedim. Transferim için imzaya geliyordum. Galatasaray oluyordu, ama olmasa da, Beşiktaş vardı. Biz, Galatasaray ile anlaşmıştık, hatta başkan da söyledi zaten bunu. Geldiğimde ise tutuklanma olayı gerçekleşti. Bu benim 2.5 seneme maloldu ama, tabii ki beyin olarak o kadar çok yoruldum ki. 38 maç oynamıştım, kariyerimin en verimli sezonuydu. Çok üst düzey performans gösteriyordum. Zaten Belediye’den milli takıma kadar yükselmiştim. 84 doğumluyum, o dönem yaşımı hesaplayın işte. Çok şey kaybettim abi, maddi-manevi.

En çok kime kızgınsın?

- Savcı Mehmet Berk’e... O üç kişiden birisi de o. Beni tehdit etti. Beni çocuklarımla tehdit etti, bir daha eve dönemeyeceğimi, onları göremeyeceğimi söyledi. 5 saat sorguladı beni, 5 saat boyunca tehdit etti. O beni çocuklarımla tehdit etti, beddua etmiyorum ama, Allah da onu çocuklarıyla sınasın.

Çok öfkelisin...

- Evet... Ona hakkımı helal etmeyeceğim. Gelecek, benden özür dileyecek. Fakat bu durumda dahi helallik vermeyi düşünmüyorum.

"İDAM SEHPALARI KURULDU, İZLEDİK"

Seni en çok ne yordu?

Hapishane olayları farklı, 2.5 yıl futbol oynamamışsınız, dışarı çıkıyorsunuz insanların bakış açısı farklı. Anlatamıyoruz suçsuz olduğumuzu. Bir çok şeyle savaştım. Televizyonda idam sehpaları kuruluyor, ama sen yanıt veremiyorsun. Hapishanedeyiz, televizyonu açıp bunları izliyoruz. En çok yıpratanlardan birisi de bu... İçeridesin, insanlar hakkında doğru-yanlış konuşuyor, savunma yapamıyorsun. Ben
biraz da uysal bir insanım. Normalden çok daha fazla etkileniyorum.

"KIZIMA 'BABAN ASKERE GİTTİ' DEDİLER"

Aile ne durumdaydı peki?

Kızıma askere gittiğimi söyledik. Gizledik, kandırdık. Nasıl anlatabilirsin ki çocuğa. Perşembe günleri, görüş günüydü. Ben de çikolata getiriyordum. Çocuğum diyor ki, ‘Baba neden hep aynı çikolatayı getiriyorsun?’ Bilmiyor ki, o çikolatayı bile ne kadar zor buluyordum! Çok zor günlerdi, çok!

Canlı Skor


Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler