SPOR

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

'Sayın Aziz Bülent Yıldırım'

Spor yazarları Fenerbahçe'nin deplasmanda Atiker Konyaspor'u 1-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.

Bence penaltı (Ahmet Çakar - Sabah)

Hakem Bülent Yıldırım ruhen ve bedenen miladı dolmuş bir hakem görüntüsünde. Fenerbahçe lehine verdiği penaltı doğru. Emenike'nin penaltı atışında da bir duraksaması var. Yeni kural 'Futbolcu kaleciyi aldatmak için duraksama yaparsa aleyhine vuruş' diyor. Emenike'nin pozisyonu net bir aldatma değil. Topa çok yakın değilken duraksıyor, ondan sonra hareketleniyor ve golü yapıyor. İkinci yarıda Konyaspor bir penaltı bekledi. Top 20 metreden orta geliyor, top Konyalı oyuncudan sıyrılıyor ve Skrtel'in koluyla temas ediyor. Topun uzaktan gelmesini göz önüne alarak, Skrtel'in kolunu çekebilmesi gerekir diye düşünüyoruz ve bence penaltı.

Bülent Yıldırım ve büyükler (Erman Toroğlu - Sabah)

Önce maçın kısa özeti; 90 dakikada üç tane pozisyon var. Yani 30 dakikaya bir pozisyon düşüyor. Öyle bir maç... Pozisyonlardan bir tanesi Fenerbahçe'nin girdiği... Van Persie'nin ilk şutu direkten dönüyor, ikinci vuruş, üçüncü vuruş, sonra Konya kalecisi Serkan'da kalıyor top. İkinci akılda kalan pozisyon Fenerbahçe'nin kazandığı penaltı. Çok net, yorumsuz bir penaltı ve gol. Üçüncü pozisyon; Konya'nın hücumunda Konyaspor'un beklediği bir penaltı pozisyonu. Bu da çok net penaltı. Birisi Fenerbahçe'nin lehine veriliyor, birisi Konya'nın lehine verilmiyor. İki net penaltı! Hakemimiz meşhur Bülent Yıldırım... Bence kararlar normal! Büyükler oldu mu, Bülent Yıldırım oldu mu, bu işler böyledir. Birilerini görür, birilerinde gözüne perde iner!

Böyle gitmez (Ersin Düzen - Vatan)

Fenerbahçe kritik virajı 3 puanla dönse de, bu oyundan memnun olmak mümkün değil. Evet, camia ve takım yıpranmış durumda, tüm unsurlar negatif olabilir ancak bu kadar sıradanlaşmak, mahkum oynamak kabul edilemez. Eğer Bülent Yıldırım, Skrtel’in eliyle oynamasına penaltı verse, F.Bahçe 2 puan daha kaybedecekti ve lig neredeyse bitecekti. Advocaat, görünen o ki, devre arasına kadar böyle idare edecek ama dünkü oyunla ancak maç kazanılır. Rakipleri hediye etmezse, bırakın şampiyonluğu ilk 2’ye bile giremez!

Baskıya karşı çıkmak önemli (Gürcan Bilgiç - Sabah)

Baskıya yanıt vermek önemliydi. Alanya ile beraber kal, M.United'a teslim bayrağı çek ve Aziz Yıldırım tartışılmaya başlansın. Bunun üstüne ligin en sert deplasmanlarından birine ve en organize takımının karşısına çık. Tam bir kırılma haftasında, tekrar takım haline gelmenin formülünü bulmaları önemliydi. Büyük takım refleksi budur. İlk 45 bittiğinde rakibe tek şut attırmamış bir Fenerbahçe varsa, mücadeleler darbeli ve tavizsiz ise, oyuncu grubunun "yeniden" demeye karar verdiğini anlarsınız. Topu rakipten kapmak adına bu kadar agresifliğe rağmen, ofansif olarak yine Lens'in ayaklarına bakıyorlardı.

Ali Koç dengeleri değiştirir (Gürcan Bilgiç - Sabah)

Ali Koç'un "buradayım, adayım" açıklaması ile birlikte kulüpteki dengeler de değişecektir, Aziz Yıldırım'ın takıma olan yaklaşımı da. Kalan haftalarda çok ilginç şeyler duyacağız, seyredeceğiz. Sadece takım olarak değil, kulüp olarak da Fenerbahçe "yeniden" diyebilir.

Cankurtaran (Ercan Güven - Milliyet)

Burada futbol değil, skor önemli… Sahada, tribünde ve saha dışında gerilip adeta kopma noktasına gelen Fenerbahçe, Konya’dan penaltı golüyle aldığı galibiyetle tüm dertlerinden kurtulmadı ama derin bir nefes aldı. Sorunları çözmek için sıraya koyacak zaman kazandı her şeyden önce. Puan cetveline bakacak cesareti buldu. Gelecek için söyleyecek sözü oldu. Futbol sonra!

İlk iki karar doğru ama... (Deniz Çoban - Fanatik)

Maçın hakemi Bülent Yıldırım, mücadele içerisinde tartışılacak üç tane penaltı pozisyonuyla karşılaştı. 24. dakikada Lens’in, rakibi Abdülkerim’den topu kurtardığı sırada aldığı darbe penaltıyı gerektiriyordu ve Yıldırım haklı olarak penaltı düdüğünü çaldı. 57. dakikada Emenike’nin ortasında Abdülkerim’in kapalı kolundan dönen topta penaltı beklentileri gereksizdi ve hakemin devam kararı doğruydu.

Rus ruleti (Tayfun Bayındır - Milliyet)

Kör topal ya da başka bir değişle ite kaka kazanan bir Fenerbahçe, ikinci yarının tamamını tek saha oynayan, 74’e 26 gibi bir topa sahip olma yüzdesi yakalayan ama tek bir pozisyon bile üretemeyen Konyaspor... Kısacası, futbol bir sonuç oyunu... Kazanan haklıdır... Üç puan Fenerbahçe’nin... Şimdilik kaydıyla komadan çıktı... Bundan sonrası ise Advocaat’ın oynayacağı yeni kumarlarla şekillenecek.

Berbat bir maç (Deniz Gökçe - Akşam)

Ligde yedinci olan Konya ile 10'uncu durumda olan F.Bahçe, Konya'da karşılaştılar. Biz de iyi bir maç seyretmek niyetiyle yerimizi aldık ve hazırlandık. Ancak uzun zamandır seyrettiğim en kötü maçı seyredeceğim hiç aklıma gelmemişti.

Kesinlikle penaltı (Deniz Çoban - Fanatik)

Bir diğer penaltı pozisyonu maçın 70. dakikasında yaşandı. 24. dakikada penaltı düdüğünü çalan Yıldırım o pozisyonda ne kadar haklı ise; 70. dakikadaki pozisyonda bir o kadar haksızdı. Top uzak mesafeden ortalanmıştı, hızı düşüktü ve Skrtel için beklenen bir toptu. Skrtel elini toptan kaçıracak kadar vakti olmasına rağmen, elini açarak vücudunu genişletmiş aksine elini topa doğru yönlendirmişti. Karar kesinlikle penaltı olmalıydı.

Advocaat facia (Serkan Akcan-Fanatik)

Advocaat, Kocaman’ın hamlesi sonrası 2. yarıda oyunun merkezini kendi ceza yayına kadar çekti. Bu tercihin bir mantığı olabilir. Geride doğru durursun, Sow’u, Emenike’yi ve tabii Alper ile Volkan’dan birini defans arkasına koşturursun. Advocaat, İsmail’i 78 dakika sahada tuttu, RVP’nin yerine ise Roman’ı alarak iyice yaslandı. Taktiksel anlamda facia bir antrenörlük performansı doğrusu.

Ali Koç muhalif mi düşman mı? (Serkan Akcan - Fanatik)

İktidarları güçlü kılan muhalefetlerdir. Aziz Yıldırım’ın başkan seçildiği 1990’ların son çeyreğinde Fenerbahçe camiasında anlamsız grup çatışmaları vardı. Yıldırım yıllarca bu grupları yok etmek için çabaladı. Başardı da. Gelgelelim Aziz başkanın bu zaferi camiadaki muhalefet tanımını değiştirdi. Muhalif ile düşman arasındaki çizgi çok inceldi. İktidara karşı eleştiri getiren ya da koltuğa Aziz Yıldırım’dan sonra aday olanlar muhalif midir düşman mıdır? Mesela Ali Koç... Medeni bir şekilde, olağan genel kurulda aday olacağını söyledi. Fenerbahçe camiasının şimdi Ali Koç’u düşman değil muhalif bir ses olarak görmesi gerek. Neticede başkanları taraftar değil delege seçiyor. Tersi olsaydı zaten Ali Koç başkanlıkta 2. dönemini yaşıyor, bir çok kulüp başkanı da evinde oturuyor olurdu.

Milyonlara kurulan takım Lens'e bağlı (Tunç Kayacı(Fanatik)

Lens varsa Fenerbahçe var demek açıkçası düşündürücü bir saptama. Milyon Evrolar’a kurulan bir kadronun rakip kalede etkili olmasının bir oyuncuya bağlı olması, kadro planlamasındaki çarpıklığı gösteriyor. Fenerbahçe, kadro olarak Ozan Tufan’ın yokluğunu tolare edebilir ama Konyaspor önemli iki ismi edemez. Aykut Kocaman ikinci yarıya iki ofansif isim Miloseviç ve Bajiç ile başladı. Özellikle stoperden Ali Turan’ı çıkartması ikinci yarıda risk aldığını gösterdi. Orta alandaki ofansif gücüyle Bajiç ve Rangelov ile aradığı golü bulmaktı Kocaman’ın hedefi. Baskılı futbol Konyaspor’un rakip kalede etkili pozisyonlar yakalamasını sağladı.

Lens farkı (Yalçın Türk - Fanatik)

Fenerbahçe, ilk yarıda Konyaspor’a karşı oyunu kendi yarı alanında kabul etti. Kenarları kapatan Fenerbahçe, merkezi de sağlam kontrol edince, Konyaspor’a oyun alanı bırakmadı. Rakibi durduran Sarı-Lacivertliler, Lens’in inadıyla üçüncü bölgeye çıkabildi. Hollandalı’nın sağ kanat baskınlarına Konyaspor, önlem alamadı. Lens; Şener, Emenike destekli zaman zaman etkili ataklar organize etti. Sarı-Lacivertliler, sorunlu ve moralsiz gittikleri Konyaspor deplasmanından 3 puan alarak, bir ölçüde yara sardı.

İlaç gibi... (Levent kalkan - Milliyet)

Advocaat'ın; Van Persie, Emenike ve Lens'i 11'de oynatmak için bulduğu formül bana göre doğruydu. Emenike en önde, Van Persie 10 numara pozisyonunda, Lens sağ kulvarda oyuna başladı. Mehmet Topal ve Josef'in desteklediği bu usta ayaklar 35 dakika boyunca maça genelde hükmetti ancak Konyaspor ilk devre biterken oyunda dengeyi sağladı. Yeşil-beyazlılar, Skrtel'in ekstra performansı olmasa beraberliği de bulabilirdi.

Kocaman zengin bir çarşıda olacak (Mehmet Ayan - Vatan)

Aykut hocanın işi zor. Saygın bir süreç yaşıyor. Un uzak bakkalda, şeker pahalı, yağın sonu gelmiş, helva yapmaya gayret ediyor. Tahminim o ki, seneye zengin bir çarşıda bulacak kendini. Ancak Mayıs sonuna kadar tatsız helvalar yapmak durumunda. F.Bahçe, uzun boylu bir oyun tercih etti. Bu oyunun bir kahramanı (Lens) 60 dakika oynadı, öteki (Volkan) hiç. RVP ısınıyor, Emenike havaya giriyor; kısaca orada da helva yapma çalışmaları sürüyor!

Pereira taktiği (Mustafa Sapmaz - Akşam)

Topu kullanma derdine düşmediler. Konyaspor’a topun hakimiyetini bırakıp savundular. Hele ki penaltı golü ile öne geçtikten sonra iyice geriye yaslandılar. İkinci yarının başında akan oyunda en çok net gol pozisyonu üreten Miloseviç ve Bajiç’i alan Aykut Kocaman, oyunu tamamen F.Bahçe sahasında oynamak istedi. Öyle de oldu. Fakat F.Bahçe Lens’in oyundan çıktığı bölümden sonra saha yerleşimini ve kaymaları iyi yaparak Konya’ya net pozisyon vermeden oynadılar.

Sayın Aziz Bülent Yıldırım (Engin Verel - Akşam)

Merak ettiğimiz bir konu var. Bülent Yıldırım'a sormak istiyorum. Yeni kurallara göre; Emenike'nin penaltısı son vuruş yapmadan durakladığı için tekrarlanmalı mıydı? Lens mi rakibine çarpıp düştü, yoksa rakibi mi Lens'in düşürdüğü için penaltı verdin? Son olarak da top ceza sahası içinde Skrtel'in koluna çarptı mı çarpmadı mı? Bu soruları bana sorsaydı, cevabımı verdikten sonra sana "Sayın Aziz Bülent Yıldırım, cevaplarımla tatmin oldunuz mu?" derdim.

Yerel Seçim 2024


Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler