SPOR

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

'Bu Gökhan'ı kim aldı kardeşim?'

Beşiktaş'ın Ankara deplasmanından Gençlerbirliği ile 1-1 berabere kaldığı maçı spor yazarları değerlendirdi.

Çivisi çıkmış (Attila Gökçe - Milliyet)

Gördük ki Beşiktaş’ın çivisi çıkmış: İstanbul’dan Ankara’ya götürülmeyen Atiba’dan söz ediyoruz. Bir oyuncunun varlığıyla böylesine alışkanlık yarattığı, yokluğunda da mumla arandığı az maç vardır. Dünkü Gençlerbirliği-Beşiktaş maçı da onlardan biri.

Beşiktaş kalecisi Fabri, Serdar Gürler’in golünde temel bir hata yaptı. Kendi savunmacısı (Rhodolfo) ceza yayının gerisinde ikili mücadeleye girerken beklemeliydi. Onun müdahalesini de bozacak biçimde kaleyi terk etti. Ceza yayının ötesinde (kaleden 20 metreden daha uzak) arkadaşını da bozarak top kontrolünü kaybetmesi pahalıya maloldu. Yine de sonradan iki golü kurtardığını söylemeliyiz.

Ne rotasyonu kardeşim?! (Erman Toroğlu - Sabah)

Türkiye'de büyük takımlarda son moda rotasyon... Aslında bunun karşılığı atmasyon!.. Herkes bir şey tutturmuş gidiyor, rotasyon rotasyon... Yahu arkadaşlar, neyin rotasyonu! Futbolcu çok yoruluyormuş, rotasyona giriyormuş: "Ulan tonla para veriyorsunuz bu topçulara, neyin rotasyonu?" O zaman döndürelim Şenol Güneş'i de rotasyona sokalım. Mesela Güneş'in yardımcısı rotasyon yapsın. Hani Güneş çok çalışıyor ya beyni fiziği yardımcısı çıksın rotasyon yapsın. Arkadaşlar bu rotasyonla motasyonla milleti uyutmayın. Bu kadar para vereceğim, rotasyona sokacağım. Siz dalga mı geçiyorsunuz ya! Sanki bana Dünya Kupası finali oynuyorlar üst üste iki maç. Bir de futbolcuları havaya sokuyorlar.

GÖKHAN'I KİM ALDI!

Benim dikkatimi bir şey daha çekiyor: Dakika 86, tabela kalkıyor. Ben diyorum ki hücuma destek birisi olacak herhalde.Gökhan çıkıyor, Beck giriyor. Bu şunu gösterir, bu Gökhan Gönül'ü kim aldı kardeşim! Ben istemedim. Gökhan sakatlanıp bacağını tutsa tamam. Ama Gökhan bacağını da tutsa ben Gökhan Gönül'ü çıkarırsam hücuma yatkın bir oyuncu sokarım.

Orta saha sorunlu (Ömer Güvenç - Vatan)

Beşiktaş'ın orta sahasında büyük sorun var. Özellikle ilk yarıda orta sahayı ikram ettiler. Necip’in çıkmasıyla direnç iyice düştü. Neredeyse orta sahayı ayakta tutan Tolgay’dı. Bravo bu çocuğa. Gökhan tanıdığım, bildiğim Gökhan’dan çok uzakta. Ne fizik gücü yeterli ne de özgüveni. Tabii ki böyle devam etmeyecek. Marcelo ve Quaresma vasatın üstüne çıkan oyunculardı. Beşiktaş’ın 2. yarıdaki müthiş performansını alkışlarken ilk 45’teki silik oyununu da eleştiriyorum.

İlk yarı mahmur, ikinci yarı mahir (Cem Dizdar - Fanatik)

Kendini savunma konusunda acze düşen Beşiktaş bu düzeni sürdüremeyeceği için Şenol Güneş, - elbette zorunluluktan - oyuna Aboubakar’ı alarak ağırlığı iyice hücum verdi. Bir ince iş de Adriano’nun baştaki yerine Marcelo’nun Atiba/Necip pozisyonuna sürülmesi oldu. Maçı çevirmenin başka da yolu yoktu. Bu bölümde Quaresma’nın muazzam performansının da katkısıyla devrenin ilk beş dakikasındaki agresif saldırlarla eşitliği yakaladı.. Ve ilk yarıdaki ‘dinlenme’ dönemi mahmurluğunu üzerinden atıp mecburen ‘efor oyunu’na geçince Gençleri de geri itmeyi başardılar.

İtiraz hastalığı (Cem Dizdar - Fanatik)

Sanıyorum takımlarda ‘hakeme itiraz konusu’nda özel eğitim veriliyor. Hakemin her düdüğünde haklı ya da haksız itiraz etmek bir ‘Türk futbolu geleneği’ adeta. İstisnasız her düdüğe itiraz edip el kol, yüz göz hareketi yapan futbolcuların bu art niyetli tutumlarıyla ilgili sorunları çözmeden oyunu fiziksel ve zihinsel olarak geliştirmeyeceğimize emin olabilirsiniz.

Devam 'Deli' kardeşim (Sinan Vardar - Fotomaç)

Beşiktaş'ın Deli lakaplı unutulmaz futbolcusu İbrahim Üzülmez'i çok başarılı buluyorum. Futbolu iyi bilen Sevgili başkan İlhan Cavcav'ın yanında İbrahim kardeşimin teknik direktörlükte önünün çok açık olduğunu düşünüyorum..

Kartal geç kaldı (Metin Tekin - Sabah)

Ankara'daki ilk 45 dakikada, benim geçen sene de dahil olmak üzere izlediğim en kötü Beşiktaş vardı sahada. Hatta maça hiç başlamamış bir takım görüntüsündeydiler. Ne istek ne konsantrasyon, hiçbir şey yoktu. Yarım pozisyon dahi bulamadılar. 16. dakikada Necip'in sakatlığı planları bozdu. Adriano'nun onun yerine geçmesi belki çok mantıksız değildi ama ikinci yarıda Marcelo değişikliği çok daha doğru oldu oyun organizasyonu açısından. Beşiktaş ikinci yarıya çok farklı başladı. Özellikle Quaresma müthiş hırsı ve isteğiyle dikkat çekti. İlk yarıda yarım pozisyon dahi bulamayan Beşiktaş, beraberliği yakaladı ve 4 net pozisyon yakaladı ama galibiyet golünü bulamadı.

1 puan gayet iyi (Feyyaz Uçar - Fanatik)

Atiba evinde değil, yedek kulübesinde kalsa bu değişikliklere gerek kalmazdı. Gençler ilk yarıda biraz cesur olsa, maçı bitireceklerdi. Her iki takımın pozisyonlarını göz önünde bulundurursak, 1 puan gayet iyi.

Tercih hatası (Serkan Akcan - Fanatik)

Şenol Güneş’in sahip olduğu kadro bu sezon daha geniş ve herkese bir şekilde sıra geliyor. Bu, aslında bir antrenörün elini güçlendirecek çok önemli bir detay. Geçen sezonun aynı haftasında Şenol hoca 16 oyuncu kullanmışken bugün 22’ye kadar geliştirmiş durumda oyuncu yelpazesini. Ve fakat rotasyon konusundaki tercihi dün gece Ankara’da bırakılan 2 puanın sebebi. Atiba bu takımın temel direği. Gökhan İnler yokken Atiba’nın da Ankara’ya getirilmemesi daha maçın başında Necip’in sakatlanmasıyla senaryoyu değiştirdi. Bu bence ilk tercih hatasıydı.

Cenk'le zor hocam (Yemen Ekşioğlu - Fanatik)

Ligin öyle haftaları vardır ki rotasyonu kaldırmaz. Bunlardan biri de dün Ankara’da yaşandı. Rotasyon yapacağım diye Atiba’yı İstanbul’da bırakmak inanılmaz hata. Ankara’nın en güzel İstanbul’a dönüşünü severim... Ama böyle tokat yiyerek değil... Hem de kendi kendini vurmak diye buna denir. Aylardır Tolga’ya kızardık. ‘Çizgi kalecisi olma’ diye... Fabri dün, bırakın çizgi kalecisini, orta sahada libero olmaya kalkışınca öyle bir gol yedi ki Beşiktaş, tokat yedi. Şenol hocam, belki benim futbol düşüncelerime ters ama bu Cenk’ten ne sana fayda var, ne de Beşiktaş’a... Israr etmekte yanlış yapıyorsun. İkinci yarıda Aboubakar girdi, Beşiktaş bol bol pozisyonlar buldu. Şunu söylemek istiyorum Cenk’e, Allah aşkına rakibe faul yapma. Sen santrforsun... Elinden geldiği kadar faul al...

Kartal'a Başkent freni (Orhan Yıldırım - Fanatik)

Beşiktaş Ankara’ya; Caner, Oğuzhan, Gökhan İnler, Atiba ve Ömer’den yoksun geldi. Bunlara bir de maçın başında Necip eklendi. Ardından geri düşen Güneş’in ekibi maçı bırakmadı. İkinci yarı fırtına gibi esti. Skora denge getirdi. Ardından net 6-7 pozisyon kaçırdı. Taraftarını kahredip, iki puan bıraktı. İbrahim Üzülmez’in Gençler’i farktan kurtuldu.

Kafalar Napoli'de (Turgay Demir - Fotomaç)

Cenk biraz gününde olsa Beşiktaş tüm eksiklerine, kalecisinin yaptığı büyük hataya ve ilk yarıdaki kötü oyununa rağmen zorlu deplasmandan galibiyetle dönebilirdi. Olmadı. Kafalar Napoli maçına takılınca 2 puan da başkentte kaldı.

Daha önce nerelerdeydiniz? (Ömer Güvenç - Vatan)

Yenen golde Fabri’nin inanılmaz hatası vardı ama yerden yere vurmak yerine gönül almasını bilmek lazım. Eğer bu golü Tolga yeseydi yanmıştı. Beşiktaşlılara tavsiyem, kötü oynayanları ayağa kaldırmaları. Gözlerim hem Oğuzhan’ı hem Atiba’yı aradı.

Gençlerbirliği'ni ilk yarıdaki futbolu için kutluyor, 2. bölümde 1-0’ı yeterli görüp yaslanmalarını eleştiriyorum. Yalnız bir gerçek var ki, İbrahim Üzülmez, G.Birliği’ni gerçekten takım yapmış. Hem de bu kadrosuyla. Bravo Deli İbrahim!

Canlı Skor


Takım
O
Av
P

En Çok Aranan Haberler